Çocukta İşitme Kaybının Erken Tanısı

Doç. Dr. Sezer Külekçi
MÜTFV Academic Hospital Odyoloji Merkezi

http://www.academichospital.com.tr

Doğumdan itibaren ilk 3 yaş, çocuklarda özellikle alıcı dil gelişimi açısından en kritik dönemdir. Özellikle konjenital işitme kayıplılar açısından  işitme kaybının erken tanılanması, erken amplifikasyon yani erken işitme cihazı uygulamaları ve rehabilitasyon çok önemlidir. Çünkü ancak bu şekilde işitme kayıplı bireyler normal işiten popülasyona entegre olabilirler.

Yenidoğan İşitme Taraması Nedir? 
Yenidoğanın işitmesinin kontrolü ve işitme kaybının tanısı için ileri testlere gereksinimi olan bebeklerin belirlenmesidir.

Niçin Yenidoğan İşitme Taraması yapıyoruz?
Dünyada,  her yıl 133 milyon bebek doğmaktadır. Yenidoğanlarda işitme kaybı insidansı ise yaklaşık  % 0.1- 0.3 tür. Ülkemizde ise her yıl 1.308.000 bebek doğmaktadır. Bu bebeklerin yaklaşık 1300 – 2600’ü işitme kayıplı olarak dünyaya gelmektedir. Bu oran yenidoğanlarda diğer sağlık sorunları ile karşılaştırdığımızda oldukça yüksek bir orandır.
İşitme taraması ile işitme kayıplı bebek en erken dönemde tanı alacak, bu da konuşma ve dil gelişiminin normal bebeğin dil gelişimine yakın olmasını sağlayacaktır.
6 aylıktan önce tanı konup rehabilitasyona başlanmış çocuklarda dil ve konuşma gelişimi yaşıtlarına yakın gelişme gösterirken,  geç tanı koyulan çocukların yaşıtlarını yakalaması mümkün değildir.
Yaşamın ilk yılında işitsel beyinsapındaki nöronlar gelişmeye devam eder. Ana nöral bağlantıların milyarlarcası ilk yılda organize olur ve sinaps sayısı 20 misli (1000 trilyona kadar) artar. Dil ile ilgili korteks alanlarının en fazla gelişim gösterdiği dönem ilk 12 aydır.
İşitsel sisteme uyaran girişi, özellikle erken dönemde kesintiye uğradığı zaman, Merkezi İşitme Sisteminde nöronların morfolojisi ve fonksiyonel özellikleri bozulur.Bu bozulma, uyaranın tekrar girişiyle düzeltilebilir. Ancak uyaranın tekrar girişinin  zamanlamasında çok hassas olunmalıdır. Yani olabildiğince erken dönemde uyaran girişi sağlanmalıdır.
İşitme kaybı, gözle görülmeyen bir handikaptır.  İşitme kaybının erken tanısı için birçok hastanede yenidoğan işitmeyi tarama programı çerçevesinde işitmeyi tarama testi uygulanmaktadır.
Yenidoğan işitme taraması çerçevesinde bebek hastaneden taburcu olmadan önce işitme tarama testleri (Otoakustik Emisyon Testi (T-OAE) ve Otomatize İşitsel Beyinsapı
Davranım Testi (O-ABR))  yapılır.

İşitme kaybı ne zaman saptanırsa erkendir?
Doğumdan sonra ilk 6 ay içerisinde işitme kaybı tanısının konması ve amplifikasyona başlanması “erken” tanıdır.
Doğumdan 2 GÜN SONRA sağlıklı şekilde bebeğe işitme testi yapılabilir.
Hamileliğin 6. Ayında işitme mekanizması hazır hale gelmiştir.
İşitme kaybının tanısı ve işitme cihazı uygulanmasının ardından işitme eğitimine geçilir.
İşitme kayıplı çocukların konuşma ve lisan becerilerini etkileyen en önemli faktör işitme kaybının derecesi değil  erken tanı, erken amplifikasyon ve erken işitme eğitimidir.
İşitme kaybının tanısının koyulması ve işitme cihazı uygulamasının ardından işitme eğitimi süreci gelir. Bebek / çocuk işitme cihazını takıyor olsa bile işitme eğitimi verilmezse konuşmayı öğrenemez.İşitme aleti veya koklear implant çocuğun işitmesini daha iyi hale getirir ancak dinleme davranımının öğrenilmesi gereklidir.

Dinlemeyi öğrenmenin prensipleri:

  • Erken tanı ve cihaz / Koklear implant uygulaması
  • İşitme cihazı veya koklear implant düzenli kullanılmalı
  • Aile ve uzmanlar katılmalı
  • Beklenti düzeyi çocuğun potansiyeline uygun olmalı
  • Çocukla anlamlı iletişim kurulmalı, düzeyine uygun konuşma ve oyun ortamı oluşturulmalı
  • İletişim eğlenceli hale getirilmeli
  • Konuşma dili temiz olmalı
  • Öncelikle işitsel uyaran verilmeli
  • Dinleme becerilerine yönelik çalışmalar günlük aktiviteler içinde yer almalı.
  • İletişim kurulurken açıklayıcı ve cesaretlendirici olunmalı

Dinleme becerileri nasıl geliştirilir?

  • Cihazın / Kİ’ın tüm gün kullanımı ile
  • Sessiz ortam sağlanarak
  • Bebek /çocukla etkili gözbağı kurularak,
  • Bebeğin/çocuğun dikkatini konuşmaya odaklayarak
  • Günlük rutin işlerle ilgili konuşma ortamı sağlanarak
  • Sıra alma  / sıra beklemeyi gerektiren oyunlar oynanarak
  • Dinle / Duydum şeklinde uyaran verilerek
  • Ses kaynağını arama / kaynağa yönelme ile,
  • Bir anda tek bir kişinin konuşmasına dikkat edilerek (Hep bir ağızdan konuşmamak)
  • Tekrarların kullanılması ile,
  • Basit cümleler kullanarak
  • Objeleri gerçek isimleri ile adlandırarak
  • Vokalizasyon için cesaretlendirerek
  • Pozitif pekiştireç kullanarak
  • Çocuğa yanıt vermesi ve düşünmesi için zaman tanıyarak
  • Doğru gramer ve telaffuz kullanarak
  • Doğal ses kullanımı ile.
  • İşitme kayıplı bireye en erken dönemde tanı koyularak, amplifikasyona geçildiği ve rehabilitasyona başlandığı taktirde birey işitme özürlü olmayacaktır. Normal işitenlerin arasında yerini alacaktır.

 

Yorum Yaz