El Hastalıklarında Mikrocerrahi

http://www.medipol.com.tr/
Ellerimize gereken özeni gösteriyor muyuz?

Ülkemizde 30 yıllık bir geçmişe sahip olan El Cerrahisi hızla gelişmektedir. Yaygın kanaatin aksine el cerrahisi sadece el yaralanmaları ya da kopmaları ile ilgilenmez. Doğumsal el ve kol sakatlıklarından felçlere, romatoid el hastalıklarına ve tümörlere kadar uzanan geniş bir ilgi alanı vardır.

El hastalıkları yaş dönemlerine göre ayrılır. Bu yaş dönemleri; bebeklik, çocukluk – gençlik ve orta ileri yaş olmak üzere üç bölümden meydana gelir.

Bebeklik dönemi

Yeni doğmuş bir bebeğin elinin şekli, parmakların sayısı, uzunluğu ya da kısalığı, parmaklardaki yapışıklık hemen ilk göze çarpan bulgulardır. Hareketlerini gözlemek, gücünü tartmak sinir yapısını ölçmede önemli bilgiler verir. Aslında sıkça rastlanan ama çocukların ellerini yumruk gibi yapmaları yüzünden gözden kaçan bir başka bulgu da başparmağın (diğerlerinde de olabilir) tendonun sıkışmasıdır. Bu hastalıkta başparmak tam açılamaz ve avuç içinde sertlik ele gelir. Tüm bu hastalıkların bu çağda yapılacak tedavisi, kolay ve sonucu en güzel olandır. Doğum sonrası ve ileride de çeşitli sebeplerle oluşan felçler, hareket ve güç kayıpları …. ile birlikte tedavisi yapılarak başarılı olunmaktadır.

Çocukluk ve gençlik

Bu çağda yaşın da etkisi ile başlayan yaramazlıklar neticesinde yaralanmalar ilk sırayı alır. Tendon, damar, sinir kesilerine ve kırıklara sıkça rastlanır. Oluşan doku kayıpları ve kesiler mikrocerrahi yöntemi ile başarı ile onarılmaktadır.

Ağrılı el bileği, eli ve parmakları oynatamama dikkat edilmesi gereken hususlardır. Eldeki şişliklerin, özellikle el bileği sırtında oluşan küçük şişliklerin tedavisi geciktirilmemelidir.

Yurdumuzda sağlığa verilen önemin azlığı sonucu sınıkçı diye tabir edilen kişilerin bilimsel yaklaşımdan yoksun uygulamaları incinme, bertilme gibi yanlış tabirlerle geçiştirdikleri hastalıkların ileride büyük sorunlara yol açtığını bilmekteyiz.

Tırnak ve parmak bakımına dikkat edilmeyen çocuklarda hele de parmaklarını yiyen hastalarda abse ve iltihaplanmalara sıkça rastlamaktayız.

Tümörler nadir de olsa gördüğümüz; ancak erken müdahale ile tedavide başarı elde ettiğimiz hastalıklardır.

Orta ve ileri yaşlar

Bu grup hastalarda yaralanmalar, iltihap ve tümörlerin yanı sıra diğer kendine has hastalıklara da rastlamaktayız. Şöyle ki, romatizmal yakınmalar ön plana çıkmaktadır. Şekil bozukluğuna dek yol açacak romatizmalarda müdahale sakat kalmanın önüne geçecektir.

Özellikle hanımlarda karşılaştığımız bir diğer hastalık da parmak uçlarında uyuşma, his kaybı ve başparmakta güçsüzlükle başlayan sinir sıkışmalarıdır. Sıkışan doku hele de sinir gibi önemli bir yapı ise mutlak incelenmelidir. Erken dönemde tedavi edilerek ileride eli kullanamama, hissetmeme gibi sonuçlar doğuracak durumlarla karşılaşılmış olur.

Guatr, gebe, aşırı kilo alıp verme, bilek kırığı, boyun kireçlenmesi gibi hastalığı olanlar bu konuya daha fazla hassasiyet göstermelidirler.

Avuç içindeki büzüşmeler, liflerde hareketlerle oluşan ağrı, parmakların hareketi ile sıkışıp birden gevşeyen (tetik gibi) olgular yine erken olmaları kaydı ile başarı ile tedavi edilmektedirler.

El bileği kırığı, yaşlı kemik erimesi olan hastalarda sıkça üzerine düşme neticesinde oluşmaktadır. Eğri kaynama, geç dönemde ağrı, hareketsizlik ve güçsüzlüğü getirdiğinden kaynamış bile olsa düzeltilmesi gerekmektedir.

Sık tekrarlayan hareketlerin (örneğin daktilo, bilgisayar gibi büro makinelerini ya da tornavida gibi el aletlerini kullanma, el işi yapma) zamanla yaptığı aşınmaların ağrılarını da burada belirtmek gerekir. Tırnak ve parmaklardaki yanlış ve gereksiz çekimlerin yaptığı kozmetik bozukluklar da el cerrahisinin ilgi alanı içerisindedir.

Yorum Yaz